premise
stringlengths 15
269
| hypothesis
stringlengths 10
146
| label
int64 0
1
|
---|---|---|
Ama bunu düşünün. | Düşünmek isteyeceğin bir şey değil. | 0 |
Ama bunu düşünün. | Üzerine düşünmek gereken bir şey. | 1 |
Joe'yu yanlarında götürdüler ve büyükannem dedi ki, evde çok hüzünlü zamanlardı çünkü bilirsin, herkes Joe'yu özlüyordu ve ne yapacaklarını bilmiyorlardı. | Evdeki herkesin canı sıkkındı çünkü Joe'yu çok özlemişlerdi. | 1 |
Joe'yu yanlarında götürdüler ve büyükannem dedi ki, evde çok hüzünlü zamanlardı çünkü bilirsin, herkes Joe'yu özlüyordu ve ne yapacaklarını bilmiyorlardı. | Herkes çok mutluydu! | 0 |
Joe'yu yanlarında götürdüler ve büyükannem dedi ki, evde çok hüzünlü zamanlardı çünkü bilirsin, herkes Joe'yu özlüyordu ve ne yapacaklarını bilmiyorlardı. | Joe öldü ve bu çok acıklıydı. | 0 |
Bu kısım, 158 kısmı vardı ve onu bölüp tekrar bir araya getirmemiz bölmemiz ve hiç hata yapmamamız gerekiyordu. | Onu parçalara ayırıp yeniden birleştirmek zorundaydık. | 1 |
Bu kısım, 158 kısmı vardı ve onu bölüp tekrar bir araya getirmemiz bölmemiz ve hiç hata yapmamamız gerekiyordu. | Jetleri parçalayıp tekrar birleştirmek zorunda kaldık. | 0 |
Bu kısım, 158 kısmı vardı ve onu bölüp tekrar bir araya getirmemiz bölmemiz ve hiç hata yapmamamız gerekiyordu. | Dokunmaya hiç iznimiz yoktu. | 0 |
Üçüncü SS'e, Üçüncü Stratejik Destek Bölüğüne girmek istemiyorum. | Üçüncü SS'ye girmek için sabırsızlanıyordum. | 0 |
Üçüncü SS'e, Üçüncü Stratejik Destek Bölüğüne girmek istemiyorum. | Üçüncü SS'in parçası olmak istemiyorum. | 1 |
Üçüncü SS'e, Üçüncü Stratejik Destek Bölüğüne girmek istemiyorum. | Üçüncü SS, olası en kötü filodur. | 0 |
Bir çölden başka bir şey değildi; pistte çalı vardı. | Tropik bir yağmur ormanıydı. | 0 |
Bir çölden başka bir şey değildi; pistte çalı vardı. | Bölgede çok fazla bodur yeşillik vardı. | 1 |
Bir çölden başka bir şey değildi; pistte çalı vardı. | Uçak pistinde uçuşan çalılar vardı. | 0 |
Tekrar bir zaman bile demedi, o yüzden beni oraya zorladı, ve ne zaman gerekli olduğunu bile bilmiyorum. | Endişe duydum çünkü saat kaçta olduğunu bilmiyordum. | 1 |
Tekrar bir zaman bile demedi, o yüzden beni oraya zorladı, ve ne zaman gerekli olduğunu bile bilmiyorum. | Gösteriyi kaçıracağım diye endişeleniyordum çünkü hangi saatte olduğunu bilmiyordum. | 0 |
Tekrar bir zaman bile demedi, o yüzden beni oraya zorladı, ve ne zaman gerekli olduğunu bile bilmiyorum. | Hiç endişeli değildim, ne zaman olacaksa, olacaktı. | 0 |
O Yunanlı ve Yunanistan'da Tokalleka adında küçük bir köyden Amerika'ya gelmiş ve bunun 1969 veya 1970 olduğuna inanıyorum ve kısa bir süre sonra evlenmiş. | O, hiç İngilizce konuşmayan Yunanlı bir adam. | 0 |
O Yunanlı ve Yunanistan'da Tokalleka adında küçük bir köyden Amerika'ya gelmiş ve bunun 1969 veya 1970 olduğuna inanıyorum ve kısa bir süre sonra evlenmiş. | O bir Yunan erkektir. | 1 |
O Yunanlı ve Yunanistan'da Tokalleka adında küçük bir köyden Amerika'ya gelmiş ve bunun 1969 veya 1970 olduğuna inanıyorum ve kısa bir süre sonra evlenmiş. | O İrlandalı. | 0 |
Her neyse, Ramona'yı geri aradım çünkü soracağım bir şey vardı, ben şey, pekala, toparlayayım dedim, yaptığım şey hakkında bir sorum vardı. | Ramona'yı aramaya zahmet bile etmedim. | 0 |
Her neyse, Ramona'yı geri aradım çünkü soracağım bir şey vardı, ben şey, pekala, toparlayayım dedim, yaptığım şey hakkında bir sorum vardı. | Soruyu sorma şansım olmadı. | 0 |
Her neyse, Ramona'yı geri aradım çünkü soracağım bir şey vardı, ben şey, pekala, toparlayayım dedim, yaptığım şey hakkında bir sorum vardı. | Ramona'ya bir soru sormak istedim. | 1 |
Bunun gibi küçük şeyler yapmaya çalıştığım şeyde büyük fark yarattı. | Onu yapmayı bile denemedim. | 0 |
Bunun gibi küçük şeyler yapmaya çalıştığım şeyde büyük fark yarattı. | Bir şeyi başarmaya çalışıyordum. | 1 |
Bunun gibi küçük şeyler yapmaya çalıştığım şeyde büyük fark yarattı. | Ders için posterimi tamamlamaya çalışıyordum ve yeni keçeli kalemler yardımcı oldu. | 0 |
Aslında, orada bana yardım edecek hiç kimse yok. | Onu tek başıma yapamıyorum. | 0 |
Aslında, orada bana yardım edecek hiç kimse yok. | Orada bana yardımcı olacak bir sürü insan var. | 0 |
Aslında, orada bana yardım edecek hiç kimse yok. | Orada bana yardım edecek hiç kimse yok. | 1 |
CIA, filmi indirdi ve filmi ertesi gün Birleşmiş Milletlere götürdü. | CIA filmi BM'ye getirdi. | 1 |
CIA, filmi indirdi ve filmi ertesi gün Birleşmiş Milletlere götürdü. | CIA, filmi kendine sakladı. | 0 |
CIA, filmi indirdi ve filmi ertesi gün Birleşmiş Milletlere götürdü. | CIA, BM’nin filmi hemen görmesi gerektiğini düşünüyordu. | 0 |
Ona zaten söyledim, ihtiyacım olan tüm bilgiyi almadığım için hayal kırıklığı yaşadığımı ona açıklamaya çalıştım. | Ona başka bir şey duymak istemediğimi söyledim. | 0 |
Ona zaten söyledim, ihtiyacım olan tüm bilgiyi almadığım için hayal kırıklığı yaşadığımı ona açıklamaya çalıştım. | Ona işi ne yapacağına karar vermek için daha fazla bilgiye ihtiyacım olduğunu söyledim. | 0 |
Ona zaten söyledim, ihtiyacım olan tüm bilgiyi almadığım için hayal kırıklığı yaşadığımı ona açıklamaya çalıştım. | Ona daha çok bilgiye ihtiyacım olduğunu söyledim. | 1 |
Bu yüzden üniversiteyi bitiremedim, ama asla, asla okumamgereken kitapları okumam. | Üniversiteyi bitirmedim. | 1 |
Bu yüzden üniversiteyi bitiremedim, ama asla, asla okumamgereken kitapları okumam. | Koleji üstün başarıyla bitirdim. | 0 |
Bu yüzden üniversiteyi bitiremedim, ama asla, asla okumamgereken kitapları okumam. | 2002'de üniversitede sınıfta kaldım. | 0 |
Hmm, ve işte şehirden ayrıldılar, ve o, kız kardeşini bir daha asla göremedi, kız kardeşini bir daha asla göremedi. | Teksas'a taşındı ve kız kardeşini bir daha hiç görmedi. | 0 |
Hmm, ve işte şehirden ayrıldılar, ve o, kız kardeşini bir daha asla göremedi, kız kardeşini bir daha asla göremedi. | O olaydan sonra kız kardeşini bir daha hiç görmedi. | 1 |
Hmm, ve işte şehirden ayrıldılar, ve o, kız kardeşini bir daha asla göremedi, kız kardeşini bir daha asla göremedi. | Kız kardeşini her gün gördü. | 0 |
Büyükanne kalktı ve sundurmanın önünden aşağı doğru yürüdü ve oraya doğru yürüyordu ve o da orada durdu. | Büyükanne verandada otururdu. | 0 |
Büyükanne kalktı ve sundurmanın önünden aşağı doğru yürüdü ve oraya doğru yürüyordu ve o da orada durdu. | Büyükanne evden 100 adım yürüdü. | 0 |
Büyükanne kalktı ve sundurmanın önünden aşağı doğru yürüdü ve oraya doğru yürüyordu ve o da orada durdu. | Büyükanne evden uzaklaştı. | 1 |
Bugün hakkında konuşacağım hikaye babam ve Amerika'ya taşındığında sahip olduğu kültür çeşitliliğiyle ilgilidir. | Anne ve babamdan bahsetmek istemiyorum. | 0 |
Bugün hakkında konuşacağım hikaye babam ve Amerika'ya taşındığında sahip olduğu kültür çeşitliliğiyle ilgilidir. | Size babamın bir göçmen olarak deneyimlerini anlatacağım. | 1 |
Bugün hakkında konuşacağım hikaye babam ve Amerika'ya taşındığında sahip olduğu kültür çeşitliliğiyle ilgilidir. | Babam Meksika'dan buraya taşındığında neler olduğunu anlatacağım. | 0 |
Halen kültür bölgesiydi ancak varoşlar yine de baskın şekildi. | Hepsi çok şehirliydi. | 0 |
Halen kültür bölgesiydi ancak varoşlar yine de baskın şekildi. | Bölgenin çoğu ucuz evler ile doluydu. | 0 |
Halen kültür bölgesiydi ancak varoşlar yine de baskın şekildi. | Bölgenin büyük kısmı banliyöydü. | 1 |
Ve sonra onu terk ettiğini duydum, o yüzden hala yapmam gerekeni bitiriyorum | Bugün yapmam gerekeni yapıyorum. | 1 |
Ve sonra onu terk ettiğini duydum, o yüzden hala yapmam gerekeni bitiriyorum | Bu sabah görevlendirildiğim önemli işleri yapıyorum. | 0 |
Ve sonra onu terk ettiğini duydum, o yüzden hala yapmam gerekeni bitiriyorum | Bu tarz işleri yapmaya zahmet bile etmeyeceğim. | 0 |
Ve bu evi ya da bu apartmanı ya da yaşadıkları her şeyi bulmuşlardı ve Broad Street'in kenarındaydı. | Broad Street'te beyaz bir evde yaşıyorlardı. | 0 |
Ve bu evi ya da bu apartmanı ya da yaşadıkları her şeyi bulmuşlardı ve Broad Street'in kenarındaydı. | Broad Caddesi'nde yaşıyorlar. | 1 |
Ve bu evi ya da bu apartmanı ya da yaşadıkları her şeyi bulmuşlardı ve Broad Street'in kenarındaydı. | Ana caddede bir çadırın içinde yaşıyorlardı. | 0 |
Tetik olmadan patlamazdı. | Tetik, onun patlamasını sağlar. | 1 |
Tetik olmadan patlamazdı. | Tetik, bombayı patlatır. | 0 |
Tetik olmadan patlamazdı. | Çekecek bir tetik yok. | 0 |
Ve bu yüzden ona bu adamla eve gitmek zorunda olduklarını söylediğinde, eve git, dedi mi? | Henüz hiçbir yere gidemeyeceğini söylediler. | 0 |
Ve bu yüzden ona bu adamla eve gitmek zorunda olduklarını söylediğinde, eve git, dedi mi? | Ona adamla yatması gerektiğini söylediler. | 0 |
Ve bu yüzden ona bu adamla eve gitmek zorunda olduklarını söylediğinde, eve git, dedi mi? | Ona adamla gitmelerini söylediler | 1 |
Ve babamız bize her zaman hayvan olduklarını söylemememizi istedi. | Babamız onlara hayvan demememizi söyledi. | 1 |
Ve babamız bize her zaman hayvan olduklarını söylemememizi istedi. | Babamız onların hayvan olduğunu söyledi. | 0 |
Ve babamız bize her zaman hayvan olduklarını söylemememizi istedi. | Babamız bunların hayvan değil yaratık olduğunu söyledi. | 0 |
Bu konuda hiçbir şey bilmiyorsan umurumda değil. | Buna kafayı takmadığınızı biliyorum. | 0 |
Bu konuda hiçbir şey bilmiyorsan umurumda değil. | Bence fikrini değiştirmeli ve bununla ilgilenmelisin! | 0 |
Bu konuda hiçbir şey bilmiyorsan umurumda değil. | Eğer onunla ilgili bir şey bilmiyorsan,endişelenmem. | 1 |
Benim yapmış olduğumu nasıl düşünebildiğini anlamasam da. | Neden çizimi bugün bitirmemi beklediğini anlamıyorum. | 0 |
Benim yapmış olduğumu nasıl düşünebildiğini anlamasam da. | Neden bitireceğimi düşündüğünü anlamıyorum. | 1 |
Benim yapmış olduğumu nasıl düşünebildiğini anlamasam da. | Bu gece bitiremeyeceğimi bildiğini biliyorum. | 0 |
Daha önce hiç görmedim, ve nedenini bilmiyorum, eski bir şey yapmadıkça, eskiden ne yaptığınızı ve ne yaptığınızı bilme gereğini ifade etmedim. | Ben onu görmedim. | 1 |
Daha önce hiç görmedim, ve nedenini bilmiyorum, eski bir şey yapmadıkça, eskiden ne yaptığınızı ve ne yaptığınızı bilme gereğini ifade etmedim. | Pazartesi günü o kişinin ne yaptığını görmedim. | 0 |
Daha önce hiç görmedim, ve nedenini bilmiyorum, eski bir şey yapmadıkça, eskiden ne yaptığınızı ve ne yaptığınızı bilme gereğini ifade etmedim. | Her bir parçasını gördüm! | 0 |
Birkaç soru sordular ve onlara cevap verdim, hemen bagajınızı alın ve ayrılın ve Washington'a vardığında bulunman gereken adrese gelmeni söylediler. | Bana evde kalmam gerektiğini söylediler. | 0 |
Birkaç soru sordular ve onlara cevap verdim, hemen bagajınızı alın ve ayrılın ve Washington'a vardığında bulunman gereken adrese gelmeni söylediler. | Çantalarımı kapmamı söylediler. | 1 |
Birkaç soru sordular ve onlara cevap verdim, hemen bagajınızı alın ve ayrılın ve Washington'a vardığında bulunman gereken adrese gelmeni söylediler. | Beyaz valizin yanından almamı söylediler. | 0 |
U2 uçağı olduğunu öğrenmeye geldik ama yapamadık, ne olduğu hakkında bir şey söyleyemedik; eşlerimize, çocuklara ya da herhangi birine hiç bir şey. | Hiç kimseye U2'nin indiğini söyleyemeyiz. | 0 |
U2 uçağı olduğunu öğrenmeye geldik ama yapamadık, ne olduğu hakkında bir şey söyleyemedik; eşlerimize, çocuklara ya da herhangi birine hiç bir şey. | Herkese herşeyi anlattık. | 0 |
U2 uçağı olduğunu öğrenmeye geldik ama yapamadık, ne olduğu hakkında bir şey söyleyemedik; eşlerimize, çocuklara ya da herhangi birine hiç bir şey. | U2 hakkında konuşmaya iznimiz yoktu. | 1 |
Eliniz basınç takımının dışına çıkmış olsaydı, eğer bir dekompresyon varsa, elleriniz boyutun beş katına çıkar. | Cildinde hiçbir değişiklik meydana gelmeyecek. | 0 |
Eliniz basınç takımının dışına çıkmış olsaydı, eğer bir dekompresyon varsa, elleriniz boyutun beş katına çıkar. | Takımın dışına maruz kaldığında eliniz boyut değiştirebilir. | 1 |
Eliniz basınç takımının dışına çıkmış olsaydı, eğer bir dekompresyon varsa, elleriniz boyutun beş katına çıkar. | Ay'da olsaydın, elin bir ton büyürdü ve sen takımı sıkıştırdın. | 0 |
Sana söylememesinin herhangi bir sebebi var mı? | Sana söylememesi için hiçbir sebep olmadığını biliyorum. | 0 |
Sana söylememesinin herhangi bir sebebi var mı? | Bundan sana neden bahsetmesin? | 1 |
Sana söylememesinin herhangi bir sebebi var mı? | Sana neden bebekten bahsetmesin ki? | 0 |
Bu, bu kuzenin bazı akrabalarını ziyaret etmek için New York'a geldiklerinde heyecanlılardı ve sadece kaldılar ve nasıl geri döneceğini bilmiyordu, o yüzden o da onlarla kaldı. | o asla ailesini ziyaret etmedi. | 0 |
Bu, bu kuzenin bazı akrabalarını ziyaret etmek için New York'a geldiklerinde heyecanlılardı ve sadece kaldılar ve nasıl geri döneceğini bilmiyordu, o yüzden o da onlarla kaldı. | Ailesiyle Brooklyn'de kaldı. | 0 |
Bu, bu kuzenin bazı akrabalarını ziyaret etmek için New York'a geldiklerinde heyecanlılardı ve sadece kaldılar ve nasıl geri döneceğini bilmiyordu, o yüzden o da onlarla kaldı. | Onlarla birlikte New York'ta kaldı. | 1 |
Hayır, sadece sabah bir kere oldu ve ofise geri döneceğini söyledi. | Geri dönüp dönmeyeceğini belirtmedi. | 0 |
Hayır, sadece sabah bir kere oldu ve ofise geri döneceğini söyledi. | Daha sonra dönceğini söyledi. | 1 |
Hayır, sadece sabah bir kere oldu ve ofise geri döneceğini söyledi. | Ofise öğle yemeğiyle geleceğini söyledi. | 0 |
U2'nin ne olduğunu bilmiyorduk ve kimse U2 hakkında hiçbir şey bilmiyordu. | Kahrolası U2'nin ne olduğunu bilmiyorduk. | 1 |
U2'nin ne olduğunu bilmiyorduk ve kimse U2 hakkında hiçbir şey bilmiyordu. | Havada gördüğümüz şeye ne ad vereceğimizi bilmiyorduk. | 0 |
U2'nin ne olduğunu bilmiyorduk ve kimse U2 hakkında hiçbir şey bilmiyordu. | U2 hakkında her şeyi biliyorduk! | 0 |
Büyükannem 1910 yılında doğmuş, o küçük bir kızdı. | Büyükannem asır başladıktan 10 yıl sonra doğmuş. | 1 |
Büyükannem 1910 yılında doğmuş, o küçük bir kızdı. | Büyükannem 1899 yılında doğmuş. | 0 |
Büyükannem 1910 yılında doğmuş, o küçük bir kızdı. | Büyükannem 1 Temmuz 1910’da doğdu. | 0 |
Yani ondan sonra Augusta'da mı kaldı? | Augusta'da mı kaldı? | 1 |
Yani ondan sonra Augusta'da mı kaldı? | İsyandan sonra Augusta'da mı kaldı? | 0 |
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.